Mutfağın Tanımı
- Mutfak dilimize Arapça’dan gelmiş bir kelimedir ve yemek pişirilen yer olarak tanımlanmaktadır.
- Arapça’da “matbah” kelimesinden gelen kelime Türkçe’de mutfak olarak telaffuz edilerek günümüze dek bu şekilde kullanılmıştır.
- Mutfak, birçok uzmanın meşgul olduğu besin maddelerinin satın alınarak beslenme koşullarına göre üretiminin yapıldığı ve tüketime hazırlandığı bölüm olarak otel işletmelerinin en önemli birimlerindendir.
- Mutfakta üretilen yiyecekler; mutfağın fiziksel alanı, araç-gereçler ve insan gibi üç üretim faktöründen meydana gelmektedir.
- Yemeklerin temelini oluşturan mutfak kavramını, kültür olarak ve yemeklerin üretildiği fiziksel alan olarak iki farklı açıdan incelenmesi gerekmektedir.
- Bir kültür olarak mutfak, yiyecek ve içeceklerin hazırlanılmasında kullanılan araç ve gereçleri, yemek pişirme sanatının püf noktalarını, yemek törenlerini gösteren ve bunların tümünü içerisine alan bir millete ait olan kültüre denmektedir.
- Bu tanımlamaya göre Türk mutfağı, Fransız mutfağı, Meksika mutfağı, İtalyan Mutfağı, Hindistan Mutfağı gibi dünya çapında ün yapmış mutfaklar örnek olarak verilebilir.
- Fiziksel bir alan olarak mutfak, hedeflenen miktar, kalite ve standartlarda yiyecek üretiminin yapıldığı alanlar şeklinde tanımlanabilir.
Mutfağın Tarihsel Gelişimi
Beslenme, insanların temel
gereksinimlerinden bir tanesidir. Tarih
öncesi çağlarda insanlar beslenme
gereksinimlerini biriktirdikleri bitki
kökleri, meyve, bal ve avladıkları
hayvanların etleriyle sağlamışlardır.
İnsanların mağara duvarlarına çizdikleri
av sahneleri ve hayvan resimleri
beslenme şekillerinin birer göstergesi
olarak ifade edilebilir.
Tarih öncesi ile ilgilenen bilimcilerin
yaptıkları incelemeler insanoğlunun
mağara devrinde bile beslenme
gereksinimlerini karşılamak için ayrı bir
yer, araç-gereç kullandıklarını
göstermektedir.
Ateşin keşfinden sonra insanlar,
buldukları yiyecekleri pişirmeye
başlamışlardır. Ateş sayesinde
pişirme yöntemleri bulunmuş,
insanlar buldukları besinleri
pişirmeyi, ısınmayı ve
aydınlanmayı öğrenmişlerdir.
Yerleşik hayata geçtikten sonra
toprağı işlemeye ve hayvanları
evcilleştirmeye başlamışlardır.
İnsanlar değişik tatlar arayışına
girip, yeni malzeme birleşimleri
ve pişirme metotları
denemişlerdir.
Hayvanları ehlileştirmeyi öğrenen
insanlar, hayvanlardan elde ettikleri
ürünlerin yapı ve tatlarını
değiştirmeyi öğrenmişlerdir.
Asyalılar ilk kez, inek sütünden
tereyağı ve peynir elde etmişlerdir.
Bazı toplumlar üzümden şarap
üretmeyi öğrenirken, bazı
toplumlar ise, yiyeceklerin lezzetini
değiştirebilmek için kokulu otlar ve
baharatlar kullanmışlardır
Bu gelişmeler mutfak mimarisinden
mutfak yönetimine kadar pek çok
konuda değişime neden olmuştur.
Genellikle avlu biçiminde olan Antik
Yunan evlerinde odalar, merkezi bir
avlunun etrafına inşa edilmişti. Bu
yerleşimin orta kısmında kalan
bölüm, mutfak olarak
kullanılmaktaydı. Roma
İmparatorluğu Döneminde üst sınıf
Romalıların donanımlı mutfakları
bulunuyordu. Ancak alt sınıfların
evlerinde mutfak olmadığından
dolayı yemekler halk mutfaklarında
pişiriliyordu. Yapılan araştırmalara
göre, Romalı bir ailenin evinde
mutfak, ana binaya eklenmiş ayrı bir
oda şeklindeydi.
Genç Ortaçağ başlarında
Avrupa’daki mutfaklar yaşama
alanlarının dışına tamamıyla
çıkarak ayrı bir odaya taşınmıştır.
Böylece, oturma odalarının
içerisinin duman olması
engellenmiştir.
Ticaretin ve tarımda uygulanan
yeni yöntemlerin gelişmesinin
ardından krallar, derebeyler ve
manastırlar zenginleşmişlerdir.
Kalelerde ve derebeylerin
şatolarında şölenler ve ziyafetler
verilmeye başlanmıştır.
Düzenlenen eğlenceler, yemek,
içki, dans ve müzik eşliğinde
gerçekleşmiştir. Bu sayede mutfak
daha çok önem kazanmış, yemek
pişirme sanatı gelişmiştir.
Aşçılara yüksek ücretler ödenmiş ve Ortaçağ’da mutfakla ilgili yaşanan olumlu
gelişmeler Avrupa’yı özellikle de Fransız mutfağının gelişmesine olanak
vermiştir.
Ticari mutfağın gelişimiyle birlikte yiyecek hizmet işletmelerinde üretim
teknikleri kullanılmaya başlanmıştır.
Endüstriyel mutfaklar Sanayi Devrimi ile birlikte ortaya çıkmış ve bu
dönemdeki teknolojik ilerlemeler mutfaklarda büyük ve köklü değişimlere
olanak vermiştir. I. Dünya Savaşı süresince endüstriyel mutfak sayesinde
milyonlarca hizmet personeli ve halkın beslenebilmeleri sağlanmıştır.
Endüstriyel yemek hizmetinin savaş sırasında işçilerin verimini arttırdığının
bazı işverenler tarafından fark edilmesi sonucu bu sistem geliştirilerek
sürdürülmeye devam edilmiştir.
İş yerlerinde yemek hizmetinin verilmeye başlanmasıyla da kitlelerin evin
dışında yemek yeme deneyimi kazanmalarına yol açmıştır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder